19 Ekim 2009 Pazartesi

"Türkiyenin iki seçeneği var, ya biz, ya Ermenistan"

Azerbaycan’da STK’lerden sorumlu Devlet Konseyi Başkanı ve milletvekili Guliyev: Türkiye’nin iki seçeneği var ‘Ya biz ya Ermenistan’

BAHADIR SELİM DİLEK
ANKARA -
Karabağ’da çözüm olmadan Türkiye’nin Ermenistan ile yakınlaşma çabası, Ankara ile Bakû arasında sıkıntılı bir dönemin kapılarını araladı. Azerbaycan’ın doğalgaz kartını açmasının yanı sırra Bursa’da oynanan Türkiye-Ermenistan maçına, Azerbaycan bayrağı sokulmamasına tepki olarak Bakû’deki Türk bayraklarını indirme kararı alması iki ülke arasında gerginliği tırmandırıyor.
Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı Sivil Toplum Örgütlerini Destekleme Konseyi Başkanı Azay Guliyev, AKP hükümetini Karabağ konusunda Azerbaycan’a sadece söz verirken Ermenistan’a yönelik somut adımlar atmakla suçladı.
Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın Bursa’da özel protokolle ağırlanmasını da eleştiren Guliyev, Bursa’da Azerbaycan bayrağına hürmetsizlik edildiğini belirtti ve FIFA’nın Azerbaycan bayrağını stada almama kararını da “daha önceden Türkiye ile birlikte kararlaştırılmış bir senaryo gibi” sözleriyle eleştirdi. Cumhuriyet’in Bakû’den telefonla ulaştığı Guliyev’in sorularımıza verdiği yanıtlar şöyle:

- İsterseniz önce maçtan başlayalım. Azerbaycan bayrağının Bursa stadına girişi yasaklandı sonra da FIFA karar aldı. Bundan sonra da Bakû’daki Türk bayrakları indirilmeye başlandı. Bursa’da yaşanan kriz nasıl yansıdı Azerbaycan’a ki böyle olaylar yaşanıyor şimdi?

‘FIFA’NIN KARARI ÖNCEDEN HAZIRLANMIŞBİR SENARYO GİBİ
GULİYEV - Sizin de dediğiniz gibi Bursa’daki Türkiye-Ermenistan maçında, ciddi bir bayrak krizi yaşandı. Sonra da FIFA’nın Azerbaycan bayrağının stada sokulmaması için karar aldığı açıklandı. Ancak bu durum bizde kuşku yarattı. Şöyle ki; birkaç gün önce Bursa Valisi, Azerbaycan bayrağının stada alınmasını yasaklamıştı. Sonradan kamuoyundan ciddi bir baskı gelince bu fikrini değiştirmişti ve yasak kararını kaldırmıştı. Ancak maça birkaç saat kala bu kez, FIFA’nın, Bursa stadına Azerbaycan bayrağı sokulmamasına ilişkin ilgili kararını açıklaması, sanki önceden hazırlanmış bir senaryo gibiydi. Bizim anladığımız kadarıyla bu mesele FIFA’nın eli ile resmileştirilmiş oldu. Bakû’da ‘Şehitler Hıyabanı’ndaki Türk bayrakları indirilmiş. Ama Azerbaycan bayrakları da indirilmiş. Belli ki bu, Bursa’daki olaylara tepki olmuş.

- Bu durum Bakû’da siyasi bir konu olarak mı algılandı?
GULİYEV - Bursa’da yaşanan bu vahim olay sadece, kardeş bir ülkenin bayrağına hürmetsizlik değil, siyasi bir mesele gibi değerlendirilmelidir. Biz bunu böyle görüyoruz. FIFA’nın, bir başka ülkenin bayrağının stadyuma sokulmasına karışmaya hakkı yoktur. Azerbaycan-Rusya maçında Türkiye bayrağı dalgalandırıldı. Biz bununla gurur duyduk. FIFA, Erivan’daki maçta sözde Karabağ bayrağının dalgalandırılmasına neden karşı çıkmadı? Bayrak, Azerbaycan’ın kimliğidir ve devlet resmidir. Bu, Türkiye’nin bizim kimliğimize, devlet resmimize karşı bir tutumudur. Ayrıca, TRT-2 kanalında, yani devletin televizyonunda bir profesör çıktı, Karabağ’ın Ermeni toprağı olduğunu, 1921 yılında Stalin’in Karabağ’ı Ermenilerden alarak Azerbaycan’a verdiğini söyledi. O profesöre göre o zaman Karabağ’ın yüzde 75’i, şimdi ise yüzde 99’u Ermeniymiş. Ama, Ermenilerin soykırım yaptığına, etnik temizleme siyaseti yaptığında hiç değinmedi. Onun dediklerinden anlaşılmıştır ki; Karabağ özel bir arazidir ve Azerbaycan oraya özerklik verdiği için sorun ortaya çıkmıştır. Belli ki o profesör bu sözlerle hem Türk, hem dünya basınını yanlış yöne sevk etmek istemektedir.

‘BURSA’DA BAYRAĞIMIZA SAYGISIZLIK YAPILDI
- Sıkıntı sadece bayrak konusu ile mi sınırlı? Bakû’dan gelen bunca tepkinin ardında sadece bayrak meselesi mi var?
GULİYEV - Türkiye, bu maç öncesinde ve sonrasında Ermenistan Cumhurbaşkanı’na aşırı derecede dostluk ve konukseverlik gösterdi. Biz bunu anlayamadık. Sarkisyan şerefine kokteyller düzenlendi, sanki dost ve kardeş bir ülkenin cumhurbaşkanıymış gibi ağırlandı. Bunu anlamkta zorlanıyoruz. Oysa Türkiye, Sarkisyan’ı olağan protokolle karşılayıp göndermeliydi. Ancak Türkiye’nin bu kadar sıcak ilişki kurmasına ihtiyaç yoktu. Sanki, eli Azerbaycan Türklerinin kanına bulaşmış Sarkisyan’ın yakın bir dost gibi karşılanması çoktan arzulanan bir gelişmeydi. Bunun yanı sıra Bursa’da bizim bayrağımıza saygısızlık yapıldı. Bunların, dost ve kardeş bir ülkede olması bizi çok üzdü ve Karabağ konusunda verilen demeçlere gölge düşürdü.

- Siz bu protokollerin satır aralarını nasıl okuyorsunuz?
GULİYEV - Bu önemli bir gerçektir ki, eğer Dağlık Karabağ sorunu olmasaydı, Türkiye’ye karşı Ermenilerin uydurduğu sözde soykırım ve toprak talebi konuları protokollerde yer almayacaktı. Durum böyle olunca da Ermeniler, bu iki protokole imza atmayacaktı. Yani aslında, Türkiye ile Ermenistan bu konuda pazarlık yapmaktadır. Şöyle ki: Türkiye protokollerde Dağlık Karabağ sorunundan söz etmiyor. Ermeniler de sözde soykırım ve toprak talebi konularına değinmiyor. Böylece bir denge kuruluyor. Bu bakımdan, inanmak istiyoruz ki, Türkiye Ermenilerle dostluk ilişkisini Azerbaycanlı kardeşlerinin felaketi üzerine kurmayacaktır. Biz biliyoruz ki, birçok güç Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin bozulmasına çalışmaktadır.
Cumhuriyet 19.10.2009

Hiç yorum yok: